Satınalma’nın İngilizce Karşılığı Nedir? -“Procurement – Purchasing” İkilemi
Sevdiğim bir yönetici ağabeyim olan Şafak Işık Bey’in kaleme aldığı satınalma olarak dilimizde yer alan ifadenin İngilizce olarak ne anlamlara geldiği ve kavramsal incelemelerin yer aldığı yazısını siz değerli okuyucularımla buluşturmak isterim:
Bilindiği gibi Türkçemizde “satınalma” nın İngilizce karşılığı olarak hem “purchasing” hem “procurement” kullanılmaktadır. Basitçe çeviri olarak baktığımızda aslında her iki terim örtüşmektedir ve hatta İngilizcede dahi çoğunlukla birbirinin yerine eşanlamlı olarak kullanıldığı görülmektedir. Nitekim sadece sözlük anlamlarına baktığımızda, her ikisi de bir firmanın ihtiyacı olan ürün veya hizmetlerin başka bir firmadan alınması, temin edilmesi aktiviteleri olarak tanımlanmaktadır.
Ancak her ne kadar ikiz kardeşler gibi gözükseler de; satınalma ile ilgili İngilizce mesleki kaynakları detaylı incelediğimizde, ikisi arasında yaklaşım ve kapsam olarak temel ve önemli farklılıklar olduğu görülmektedir. Aralarındaki ilişki ve farklılıkları kavramamız ise satınalma fonksiyonunu ve bileşenlerini daha iyi anlamımıza fayda sağlayacaktır.
Daha fazlasını oku…Doğru ERP seçiminde nelere dikkat etmek gerekir!
Bugün başarılı bir işletmede insan kaynağı en ön sıralarda yer alan faktörlerdendir. Satış aşamasında, üretim aşamasında (her ne kadar otomatize süreçler ve robotik sistemler olsa dahi), satın alma aşamasında ve daha sıralanabilecek birçok işlemlerde işinin ehli insanlarla yapılan çalışmalardan başarı çıkması çok muhtemeldir. Tabi dış etkenler (çevresel faktörler, yasal prosedürler vs.), yönetim karar mekanizması da bu başarı kriterlerine erişme aşamasında çok önemlidir.
Tam bu noktada bir etken daha günümüzde hedeflere ulaşma aşamasında en önemli etkenlerden birisi olarak karşımıza çıkıyor. Bu etken ne mi? Tabi ki işletmenizi yönetebileceğiniz, anlık raporlar alarak geçmiş, mevcut ve gelecek dönem verilerini kıyaslayabileceğiniz, yaptığınız işin maliyetini, riskini ve üretkenlik değerlerini ölçümleyebileceğiniz bir sistem, yani Kurumsal Kaynak Planlama (ERP) sistemleri.
Birçok şirket açısından yüksek yatırım maliyeti olduğu bilinen bir gerçeklik ve uygun sistem seçmenin bir o kadar da zor olduğu bir gerçeklik. Piyasada bu kadar seçenek sunulmasına rağmen bazı şirketler hala ERP’ye şüphe ile yaklaşıyor. Bunun birçok nedeni olabilir, ancak korku varsa çözüm de bulunacaktır.
Hadi birlikte düşünelim, bu zorluk neler olabilir: Daha fazlasını oku…
İş görüşmesine hazır mıyız!!!
Kariyer.net sitesinden Yeşim Sarıer Aksu’nun yazısını sizlerle paylaşmak isterim. İş görüşmelerine giderken neler yapmak gerekir, nasıl davranmak gerekir güzel bir şekilde anlatılmış.
Özgeçmiş hazırlandı, iş başvuruları yapıldı artık sırada mülakatlar var. Peki mülakata çağrılmak için beklediğin zamanlardan sonra o gün gelip çattığında yapacaklarına hazır mısın? İşte bir iş görüşmesine gitmeden önce yapman gereken hazırlıklar!
Mülakata çağırılmak iş arama sürecinde olan adayların heyecanla bekledikleri bir aşama. Gidilen birçok mülakat sonucunda en uygun iş yeriyle el sıkışmak ve kariyeri en doğru yönetmek… Ancak uzun zaman beklediğin o gün gelmeden önce yapılması gerekenler konusundaki bilgilerini gözden geçirmeli ve tüm hazırlıklarını yapmalısın.
Öncelikle mülakata çağrılma telefonlarıyla işe başlamak gerekiyor. Yetkili kişi tarafından arandığında şirketin ismini tam olarak sormak, görüşülmek istenen görev hakkında detaylı bilgi almak çok önemli. Bunun dışında şirketin adres bilgilerini kaydetmeyi ve kesin olarak bu konuda resmi bir mail istemek unutmamalı. Çünkü telefon görüşmesinde ilk anda yapılacak heyecan bir iletişim eksikliğine neden olabilir.
İşte bütün bunların dışında iş görüşmesine gitmeden önce yapılması gerekenlerin listesi:
İşi analiz et!
İlk adım, görüşmeye gidilecek işin analiz edilmesi olmalı. Burada yapılan telefon görüşmesinin önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. İlk telefon görüşmesinde işle ilgili ön bilgiler mutlaka alınmalı. Böylece sorulacak sorularla ilgili hazırlıklar da daha sağlıklı olacaktır. Daha fazlasını oku…
Proje Başarısı için: “İletişim”
Yıllar geçtikçe proje yönetiminin ne kadar önemli olduğunu ve kritik anlarda nasıl hayat
kurtarıcı faktör olduğunu daha fazla hisseder oluyorum. Aşılan bütçeler, projelerin gerçekten başarılı olup olmadığının tespitindeki sorunlar, kapsam sorunları, üstü kapalı müşteri istekleri ve yapılamayan ve yapılmayı da bekleyen onlarca, yüzlerce iş…Bu işlerin kapsamdaki yeri nedir, bütçesi var mıdır, müşteri(iç veya dış) talepleri ne kadar katma değerlidir, öncelik sıramız var mıdır gibi birçok soru da beraberinde aklıma geliyor. Bazen gerçekten müşterilerin isteyip anlık çözüm üretildiği ve aradan uzun zaman geçtikten sonra talep eden müşterinin ve müşteri talebini yapan kişinin de neden yaptığını hatırlamadığı bir çok iş…Sonuç ne söyleyeyim mi;sık sık proje değerlendirme toplantıları, birbirini suçlamalar, sürekli giden gelen mailler, başarısız olduğuna inanılan projeler ve belki de açılan davalar… Daha fazlasını oku…
Endüstri Mühendisliğinin Ortaya Çıkışı!
Mühendislik mesleğinin kişiliğine kavuşması ve belirli standartlara uyması 19. yüzyılda gerçekleşmiş olmakla birlikte mühendislik faaliyetleri hemen hemen medeniyetle birlikte başlamıştır.
Meslek olabilmenin koşulları göz önüne alındığında, ilk mühendislik mesleğinin makina mühendisliği olduğu görülmektedir. Bunun tarihi ise,
Amerika Makina Mühendisleri Odasının kuruluş tarihi olan 1880’ dir. Bunu izleyen meslek kuruluşları ise, 1884’de Elektrik Mühendisliği ve 1908’ te Kimya Mühendisliği olmuştur. Amerika endüstri mühendisleri odasının kuruluşu ise 1948’te gerçekleşmiştir.
Mühendisliğin öngörülen niteliklere sahip bir meslek olarak geçmişi yüzyıldan biraz fazla olmakla birlikte, mühendislik faaliyetlerinin çok daha uzun bir geçmişe sahip olduğu inkar edilemez bir gerçektir. Bunun en belirgin kanıtlarını Eski Mısır’da görmek mümkündür. Eski Mısır’da sulama kanalları İnşaat mühendisliğinin en ilginç örneklerini sergilemektedir.
Tasarım, projeleme, örgütleme ve proje kontrolu açılarından, manivela dışında hiç bir mekanik aracın bulunmadığı bir ortamda yapılan piramitlerin inşaatları tüm zamanların en iyi mühendislik çalışmaları olarak değerlendirilmektedir. Her biri 2.5 ton ağırlığındaki 2.300.000 bloktan oluşan bir piramitin bugünün olanakları ile yapılması bile oldukça zor bir iştir. Daha fazlasını oku…
İş Yerinde Networking için 6 Kural!
Sosyal İlişki Ağları sadece kişilerin hedeflerine ulaşmasında yardımcı güncel bir beceri olmakla kalmaz, organizasyonların da verimliliğini artırmasına yardımcı olur. İşyeri dışında da başarılı bir sosyal ağ yöneticisi yani network’cü olmanın yöntemlerini özetleyen HBR (Harvard Business Review) Dergisinin yazısını sizlerin de ilgisini çekeceğini düşündüğümüz için paylaşmak istedik. Rastladığımız bu makale, bu konudaki eğitimlerimizde uygulamaları ile anlattığımız bazı konu başlıkların harika bir özetidir. Yararlanmanız dileğimizle….
İş Yerinde Networking: 6 Kural
Networking- Sosyal İlişki Ağı Yönetimi konusu gündeme geldiğinde genelde organizasyonlarımızın dışındaki kişiler ile ilişki-bağ kurmaya odaklanırız. Oysa mesai arkadaşlarımız ile networking kritik önem taşıyor. Organizasyonlardaki networking becerisi yüksek kişiler, silolar halinde çalışan şirketlerde bile adeta bir köprü vazifesi görerek organizasyonlarının daha üretken ve verimli olmalarını sağlarlar. Sadece Daha fazlasını oku…
İşkolik Yönetici mi!!!
Çalışmaktan yorulmayan, gecesi gündüzü iş olan, tabiri caizse işkolik olan bir yöneticiniz varsa ve yöneticinize ayak uydurmakta zorlanıyorsanız ancak “işten kaytaran” biri olarak da görünmek istemiyorsanız ne yapmanız gerekiyor? İşte işkolik bir yönetici ile çalışmanın yolları.
Sürekli iş düşünen, evinden ziyade iş yerinde vakit geçiren, ne hafta sonu ne de yıllık izin bilen yöneticilerle iş dünyasının en çok karşılaşılan durumlarından biri… İşkolik yöneticilerle çalışan pek çok çalışan sürekli mesaiye Daha fazlasını oku…